Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi9
Bugün Toplam516
Toplam Ziyaret779830
Takvim
Saat
KÜNYE
MUT'TAN HABER GAZETESİ
Kurucusu: Sıtkı SOYLU
İmtiyaz Sahibi: Ali Yaver SOYLU
Yazı İşleri Müdürü: Halil SÖYLEMEZ
Tel: 0324 774 13 69 
www.muttanhaber.net
e-mail:
aliyaversoylu@hotmail.com
U
ETS : 15016-10186-48762
Muhsin MANAV
muhsin33_1@hotmail.com
TANI KİT’İNİN TÜRKLE TANIŞMASI
25/03/2020
Merhaba,
            Bu hafta şanlı tarihimizde kimsenin haberinin bile olmadığı altın bir sayfa daha tüm dünyanın gözleri önüne serildi. Yıllardır öngörülerine bakarak bugünleri 100 yıl önceden gördüğüne defalarca şahit olduğumuz Ulu Önder bugünleri de ihmal etmemiş.
Bakınız neler olmuş şanlı tarihimizin altın sayfalarında..
1940 yılında Çin topraklarında amansız bir kolera salgını varmış. Ülkemiz ise yine kolera, tifo, tifüs ve daha çok gıdasızlık kaynaklı verem ile cebelleşir durumdaymış.Ama asil Türk milletinin Ulu Önderi bu yoklukta, bu hastalıkta, bu ilaçsızlıkta, bu fakirlikte, bu açlıkta, bu ortaçağ Avrupa'sının veba günlerine benzeyen dehşet ortamında elindeki kolera aşılarını, hem de 2 milyon aşıyı Çin'e göndermiş. Aşıyı nerden mi bulmuş? Size ne canım. Koskoca Ulu Önder 2 milyon aşıyı bulamayacak mı? İşte bu durumu anlatan ve belge diye internette dolanan iki sayfa var. Fake olma ihtimali sıfır bence. O zamanki daktilolar tıpkı şimdiki bilgisayarlar gibi kağıda vuruş ile değil püskürtme tekniği ile yazabiliyormuş. Belge sanki daha dün yazılmış gibi tertemiz. Efendim, Atatürk  Refik Saydam Hıfsısıhha Enstitüsünü kurmuş önce. Refik Saydam kim derseniz; Atatürk ile yaşıt bir doktor kendisi. Kuruma niye Atatürk adı verilmedi diye kimse ses etmemiş çünkü o zamanlar demokrasi varmış. Bu Refik bey daha sonra İsmet'in CB olduğu dönemde 3 yıl başbakanlıkta yapmış. 60 yaşında da ölmüş.
İşte bu hıfsısıhha şeyi bu aşıları Çine göndermiş Çin ulusunun hayatını kurtarmış. Çin bu yüce davranışımıza Doğu Türkistanlı soydaşlarımızı yavaş yavaş katlederek, sistematik biçimde zulmederek, asimile etmeye çalışarak cevap vermiş. Bunun üzerine Ulu Önder Fransız bilim insanı Pasteour'u çağırmış ve ona kuduz aşısını bulmasını emretmiş. Refik saydam da aşıları koymak için saydam kutular oluşturmaya koyulmuş. Soyadı da buradan geliyormuş. Pastör efendi tam kuduz aşısını bulmuş ki Ulu Önder Allah'ın emri olmuş. Hayatı boyunca ikinci planda kalan İsmet hemen CB olmuş. Memlekette demokrasi var tabii. İsmet olmayacakta Fevzi mi olacaktı? Neyse işte bu demokrasinin bolluğunda Refik Saydam beye de başbakanlık verilmiş. Yalnız yazının başında, eğer dikkat ettiyseniz 1940 tarihi var. Yani resmi tarihimize göre bu tarihte Ulu önderimiz hayatta değildi diye düşünebilirsiniz. Ulu Önder hayatta olup olmayacağını size soracak değil ya. Siz de demokrasinin şeyini çıkardınız. Bu kadar da olmaz.
           İşte bu ahval ve şerait içinde, yurdum insanı inim inim inlerken, açlıktan süpürge tohumu, dut kurusu yiyip, at dışkısından arpa ayıklayıp çorba yapmaya çalışırken, eski postalların derisini kaynatıp hayatta kalmaya çalışırken Ulu Önder kendi halkına bir tane bile aşıyı layık görmemiş, Doğu Türkistan Türklerini sistemli şekilde katleden Çin'lileri hayatta tutmayı tercih etmiştir. Memlekette demokrasi olduğu için de kimse kalkıp“ günümüzde hüküm süren diktatörlükte olduğu gibi” sen ne yapıyorsun diye hesap soramamıştır.
        Mevzunun gündem olması ise zevzeklik kelimesini ağırbaşlı ilan edebileceğimiz bir pespayelik neticesinde olmuştur. Malum virüs illeti için Çin devletinden 2 milyon “tanı kiti” almış devletimiz. Çinliler para almamış ve demişler ki “Atatürk ödedi” Bunu değişik ve gevşek ağızlardan sosyal medyada defalarca tekrarladılar. Mesele Sağlık Bakanı'na bile soruldu. Bakan yalanladı. Parasını verip alıyoruz dedi. Katarlı firma ve Çinli firma ortaklığı sonucunda, Katarlı ortağın ilk partiye 16 dolar yerine 4 dolar birim fiyat ve 50 bin tane bedava jesti etkili oldu. Mesele çok basit aslında. Hepsinden önemlisi internette belge diye dolaşan şey ki o bile sahte; bir taahhütten söz ediyor. Teslimatla ilgili belge yok. Transfer yok, nakliye yok. Gümrük belgesi ya da Ro-Ro belgesi de yok. İşin aslı Türkiye'nin o zamanlarda kendine faydası yok. Çin'e göndermek için ne aşısı var ne aracı. Böyle bir düşünce yazıya dökülmüş-ki o bile sahte olabilir- ortalıkta geziyor. Çin'in böyle bir yardımla ilgili açıklaması yok. Teslim aldığına dair tediye belgesi yok. Ama sağ olsunlar bizim ülkemizde içine Atatürk katıp yalan söyleyince kendini Atatürkçü zanneden çok sığır var. Bu yalanı çıkarıp üzerinde güzelce tepinirlerken hiç sorun yok. Ama yalan ortaya çıkıp ta geyik malzemesi olunca; geyik yapanlara direkt  “Atatürk Düşmanı” etiketini takıyorlar. Neyse ki bunları ciddiye alan filan da yok. Bunların zeka seviyesi “3. havalanını ben açtım diyorsan bu virüs salgınının sorumlusu da sensin” diyen, diyebilen bir nakiseyi vekil olarak seçme basiretsizliğini idrak etmekten yoksun bir sığlıktadır.
Bu yazıyı ciddiye alma seviyeniz Hüsnü Bozkurt'u ciddiye alma seviyenizi geçmesin lütfen..
Afiyet Olsun…


2042 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

ESKİDENDİ - 29/06/2022
ESKİDENDİ
FAŞİZMİN YALDIZLI CİLASI - 08/06/2022
FAŞİZMİN YALDIZLI CİLASI
UCUBELERİN MAYIS DANSI - 01/06/2022
UCUBELERİN MAYIS DANSI
BİDON UMUDU - 25/05/2022
BİDON UMUDU
ZEKİ MUHALEFETİN ÖZELLİKLERİ - 18/05/2022
ZEKİ MUHALEFETİN ÖZELLİKLERİ
OSMAN GEZEMEZ OLDU - 27/04/2022
OSMAN GEZEMEZ OLDU
SOYLU BİLGE - 30/03/2022
SOYLU BİLGE
RETİNA MESELESİ - 09/03/2022
RETİNA MESELESİ
ŞUBAT YAZISI - 02/03/2022
ŞUBAT YAZISI
 Devamı