Malumunuz, ikili ilişkilerde de ticari ilişkilerde de samimiyet çok önemlidir. Bazı tavır ve davranışların samimiyetine, genellikle yapıldığı zaman ve zemine göre karar veririz.

Daralıp sıkıştığımızda el uzatılmasını, yardım edilmesini, maddî olmasa bile manevî anlamda yanımızda olunmasını bekler, sıkıntı geçtiğinde zamanında bu yönde adım atmayanların sözlerini dikkate almaz, samimiyetsiz buluruz.

Cumhurbaşkanımızla ilgili bir yazı (Bknz: Metal Yorgunluğu başlıklı yazım) yazmış ve bir işadamının “Reis pragmatisttir, duruma göre gereğini yapar” dediğinden bahsetmiştim.

 “Reis”, 2018 yılında seçime giderken söz verdiği 3600 ek gösterge işini 2022 yılı sonuna halledeceğim, dedi, Yani, muhtemel seçim tarihinden kısa süre önce. Yani söz verildikten 4 yıl sonra, tabir yerindeyse uzatma dakikalarında, iş işten geçerken, söz yerine getirilecekmiş.

2013'de (benim de mağdurlarından olduğum) 1999-2002 yıllarındaki Hükümetten (Anasol-M diye bilinir, DSP, ANAP ve MHP) kalan Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) diye bilinen problemi çözmek üzere TBMM'ne bir geçiş/intibak teklifi yapan partinin başkanı da olan sayın Cumhurbaşkanımız, (kimler manipüle ettiyse artık) EYT mağduriyetinin giderilmesi taleplerini şiddetle reddetti.

Ben de yazmıştım, “enflasyon fırtınası” geliyor, dar gelirliye rahmetli Erbakan Hoca'nın yaptığı tarzda güçlü bir artış verin, altında kalmasınlar, sistem de yürüsün diyenleri reddedip insanlara kredi vermek suretiyle borçlandırarak işi içinden çıkılmaz hale getirdiler.

Özellikle ekonomi yönetimi neredeyse tamamen beklenti yönetimidir. Ehliyet ve liyâkata dikkat edin, “Bakan başta olmak üzere yetkin insanları göreve getirin ve işlerine müdahale etmeyin” denildi, buna karşılık sadakat öne çıkartıldı, ehliyet/liyakat değersizleştirildi.

2017 de yazdım, pek çok aydın da yazdı, FETÖ milletin düşmanı ama alt kadroda, sempatizan seviyede kalmış yüz binlerce insan mağdur edildi, böyle davranılırsa bu iş iyice çıkmaza girer, belli bir seviyenin üzerindeki sorumlulardan hesap sorun, bir çeşit helalleşme, karşılıklı uzlaşmaya dönük adımlar atılsın dedim/dedik, maalesef kaçan kaçtı, olan garibana oldu.

Bunlar ve benzeri pek çok şey yazılabilir. İnsan hakları, hukukun üstünlüğü gibi pek çok alanda benzer tavırlar gösterildi.

Bir tahmin yapayım, 2022 yıl sonuna doğru ya da muhtemel erken seçimden önce Cumhuriyetin 100. yılı vesile edilerek (Nitekim 50.yılda yapılmıştı) genel af ilan edilecek ve geçmişteki bu tür mağduriyetler giderilecek, EYT mağduriyeti ve 3600 sözü için çözümler üretilecek, alt gelir gruplarına tatmin edici zamlar verilecek vs vs….

Yukarıdaki yazdığım gibi, tüm bunlar için çok geç olmuş olacak, maalesef kıymeti –düşünüldüğü/hesaplandığı gibi-olmayacak.

Gelin yol yakınken doğrulara yönelin, bu çağda insanlar artık bu bayatlamış numaraları yemeyecekler, yaptıklarınız da boşa gidecek.

Allah milletimizin yardımcısı olsun.