Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi3
Bugün Toplam14
Toplam Ziyaret777507
Takvim
Saat
KÜNYE
MUT'TAN HABER GAZETESİ
Kurucusu: Sıtkı SOYLU
İmtiyaz Sahibi: Ali Yaver SOYLU
Yazı İşleri Müdürü: Halil SÖYLEMEZ
Tel: 0324 774 13 69 
www.muttanhaber.net
e-mail:
aliyaversoylu@hotmail.com
U
ETS : 15016-10186-48762

Dünya Lepra Günü

Her yıl Ocak ayının son pazarı “Dünya Cüzam (Lepra)Günü” olarak ilan edilmiştir. Bu haftanın amacı, toplumun cüzam ve cüzamlıya karşı oluşan yanlış inançlardan, bilgisizlikten kaynaklanan korkularını önleyerek cüzam hastalığının erken teşhis edilmesinin sağlanması, dünya standartlarına uygun bir şekilde tedavisi ve izlenmesiyle hastaları topluma kazandırmaktır.

CÜZZAM (LEPRA) NEDİR?

Bu sözcükleri bir çok kez duyduğunuza emini. Ama acaba bildikleriniz doğru mu?

Gelin sizlerin aklına gelmesi olası soruları yanıtlayarak onu anlatalım:

Başka adı varmı?

Var. Biz sağlıkçılar ona genellikle “LEPRA” diyoruz

Ama ilk kez tanımlayan kişinin adıyla “HANSEN HASTALIĞI” olarak da biliniyor. Bu hastalık mikrobik bir hastalık mıdır?

Evet, doğru, etkeni “verem” yani “tüberküloz” hastalığını yapan basile hemen hemen aynı türde mikrop olan Mycobacterium leprae basilinin yol açtığı kronik bir hastalıktır. M.Lepra çok yavaş çoğalır ve hastalığın inkübasyon periyodu beş yıl civarındadır. Lepra yüksek oranda infeksiyoz(bulaşıcı) değildir. Tedavi eilmemiş, enfekte hasta ile çok yakın ve sık temas edenlerle ağız ve burun yolu ile damlacık enfeksiyonu şeklinde bulaşır.

Ne tür belirtiler görülür?

Mikrop kollarımız ve bacaklarımızda bulunan duyuları beyne ileten duyu sinirlerinin ya da beyinden iletilen emirleri kaslara götüren motor sinirlerin çevresinde bulunan kılıfı oluşturan hücrelerin içine yerleşir. Bu hücrelerde yıkıma yol açar. Sinir yoluyla deriye kadar ulaşarak deride bazı belirtilere yol açar. Bu belirtilerin görünüşleri değişik biçimlerde olabilir. Deri yüzeyinden kabarık ve ya da biraz daha büyük çok kabarık olmayan kırmızı- mor renkli kabarıklar (PAPÜL), değişik büyüklükte, keskin sınırlı, yine pembe- kırmızı- mor parlak renkli deriden hafifçe kabarık kızartılar(PLAK), özellikle yüz, göz çevresi, yanaklar, dirsek ve dizlerin dış ön yüzlerinde daha sık görülen nohut- ceviz büyüklüğünde topak ve kabartılar (NODÜL), bu lezyonların bazılarının açılmasından oluşan yaraların izleri (SKATRİS- SAKAR), kol ve bacaklarda his kaybı veya azalması, bazı hareketleri yapmada zorlanma ve güç kaybı, brunda tıkanıklık ve zaman zaman görülen hafif kanamalar, kol ve bacak sinirlerinin bulunduğu yerlerde duyarlık ve ağrı genel ve sık görülen belirtiler arasındadır. Ancak bu belirtilere benzer durumların olduğu çok sayıda hastalık olduğu unutulmamalıdır.

Lepraya Nasıl Tanı Konur?

Tanı koymak için öncelikle lepradan kuşkulanmak gerekir. Kuşkulanılacak kişiler öncelikle eski lepralı hastaların yakınlarındaki kişilerdir. Bunlarda lepra hastalığı mutlaka aranmalıdır. Genel olarak deri ve periferik sinir sistemi yakınmaları ya da belirtileri olan kişilerde, uzun süreli kaşıntı, yanma, ağrı gibi subjektif yakınmaya yol açmayan hatta duyu kusuru olan kişilerde ayrıca tanı içine leprayı da eklemek uygun olacaktır.

Lepra sakatlık yapar mı ?

Erken ve doğru konulmayan hastalarda basiller yerleştikleri sinirlerde yıkıma yol açarlar ve bu nedenle bazı sakatlıklar olur. Ancak her lepra hastası sakat kalmaz. Ülkemizdeki hastaların çoğu; eskiden geç tanı konulduğu ve yetersiz tedavi edildiği için bugün sakat durumdadırlar. Sakatları nedeniyle çalışamaz, kendi yaşamları için gerekli maddi kaynakları sağlayamaz, dolayısıyla yardıma gereksinim duyarlar. Tevdisi var mı?

Aynı verem tedavisinde olduğu gibi en az üç ilaçtan oluşan bir kombine tedavi ile en çok 6 ay 1 yıl içinde hastalar tamamen tedavi edilmektedirler. Üstelik tedavisi için gerekli olan ilaçları devlet ücretsiz sağlamaktadır.

Ülkemizde ne kadar hasta var?

Ülkemizde tümü kayıt altında olan (adları, yerleri ve durumları bilinen) az sayıda hasta vardır. 2006 yılı hastalık bildirimleri sonucunda kümülatif hasta sayısı 200o'dir. Bu hastaların büyük kısmının tedavileri tamamlanmış ve in aktif (hastalığı başkasına geçirmesi olanaksız durumda olan) durumdalar. Tedavi gören sayısı 18'dir. Son yıllarda yapılan taramalarda yeni tespit edilen hasta sayısı ortalama 1-5 civarındadır. Bu hastalar genellikle eski hastaların çevrelerindeki uzun kuluçka süreli hastalardır.

Bu konuda özel olarak uğraşan yerler var mı ?

İstanbul, Ankara ve Elazığ'da üç tane özel dal hastanesi ve Deri ve Tenasül Hastalıkları Dispanserleri cüzamlı hastaların takipleri yapılmaktadır.  İllerde ise İl Sağlık Müdürlüğü Bulaşıcı Hastalıklar Şubesi tarafından takip ve kontrolleri yürütülmektedir.

Mersin Halk Sağlığı Müdürlüğü

Mut Toplum Sağlığı Merkezi



896 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın