ADEM ÇAY
-
ELEŞTİRİ
02/09/2020 İnsanoğlu ilk süt damlasını ağzına almasından son nefesini verirken pamukla dudaklarına sürülen son su damlası arasında geçen süre içinde öğrenmeye devam eder. Bu durum Avusturyalı psikolog S. Freud'un ve Danimarkalı Psikolog E. Erikson'un kişilik kuramlarında detaylı bir şekilde ele alınmıştır. Öğrendiğimiz her yeni şey bizde birtakım değişimlere de kapı aralar. Aslında zihnimize kaydedilen her yeni bilgi, bir sorunun ya da sorgulamanın alt yapısını oluşturmaktadır. Soru sorabiliyorsak, yeni bir söylem geliştirebiliyorsak tüm bunlar heybemizde (zihin) var olan bilgi kırıntılarından süzülmektedir. Özgüveni yerinde olan biri sormaktan çekinmez. Çok az kişi de sorgulanmaktan çekinmez. Nefis terbiyesi tasavvufun neredeyse en önemli meşruiyet sebeplerinden birisidir. Çoğu kişinin de herhangi bir tasavvufi ekole intisap etmesinin altında yatan öncelikli nedenlerden birisidir; nefsini terbiye ve tezkiye etmek. Ne acıdır ki çoğu insan da nefis terbiyesini; “cinsel arzularını gemlemek'' olarak telakki etmektedir. Oysaki tasavvufun Anadolu coğrafyasında kök salması bir önceki cümlede zikredilen gerekçe ile uyuşmamaktadır. Anadolu irfanının mayasını karanlardan olan Yunus Emre bakın ne diyor: Döğene elsiz gerek Söğene dilsiz gerek Derviş gönülsüz gerek Sen derviş olamazsın Yunus'a göre dervişliğin şartlarından biri de çevreden gelebilecek sözlü ve fiziksel saldırılara efelenmemek gerektiğidir. Bugün kaç hırka eskitmiş mürit, bilmem kaç posta çökmüş mürşit kendisine yöneltilen eleştirileri olgunlukla karşılayabiliyor? Eleştirilere Şöyle mi cevap veriliyor: ''Şuna bak hele daha k…. silmesini bilmiyor bana hocalık taslıyor, biz rahlede dirsek çürütürken sen sokaklarda fink atıyordun……” Uzar gider köye yol olur. Soruyu şöyle de sorabiliriz: Her seçim öncesinde bir tarikat ya da cemaate ziyaretler yapıp tekkenin çorbasından içen kaç siyasetçi işi ile ilgili eleştirilere (Kişilik haklarını zedeleyici olanlar hariç) katlanabiliyor. “Yanlış yapmışız sizin dediğiniz doğruymuş'' diyebiliyor? Herhalde Türk-İslam siyaset geleneği içinde idarecilere yönelik eleştirileri dikkate alan, daha da önemlisi eleştiri alabilen tek lider Hz. Muhammed'dir. Buraya nereden geldik? Öğrenmeye bağlı sorgulama ve bu sorgulamalar karşısında kişinin uyarıları dikkate alması ve insanoğlunun her zaman uyarılmaya ihtiyacının olduğu gerçeğini kabul edebilmesi. Bugün bize lazım olan da bu herhalde. Kim hatasız olduğunu iddia edebilir? İsa sordu: “İlk taşı günahsız olanınız atsın'' o kalabalıktan biri elindeki taşı atabildi mi? Hayır. Vahyin Kontrolünde olan biri var mı? Yok. Küçüklüğümüzden beri duyduğumuz bir sözdür; insanoğlunun çiğ süt emdiği. Yani hataya meyilli olduğu. Bu insanoğlu grubunun içine; Toroslarda taşın üstüne oturan, çobanlık yaban da girer, Tekke'de postun üstüne oturan şeyh de girer, TBMM'de kırmızı koltuklarda oturan mebuslar da girer. Bunların Hepsi de beşer ve hepsi de bir başka beşer tarafından alkışlanabilir de eleştirilebilir de. Bu ne zaman olur? Heybesi (zihin) dolu olan bir toplum inşa ettiğimizde. Hatadan dönebilmeyi, özür dileyebilmeyi, doğruyu takdir edebilmeyi bir erdem olarak kabul ettiğimizde. Allah için kul, insanlık için insan olduğumuzda… |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
TARİHÇİLER VE ULEMA - 14/10/2020 |
TARİHÇİLER VE ULEMA |
GÖZLÜĞÜN İKİ CAMINDAN: SİYASET, AYDIN, TOPLUM - 30/09/2020 |
GÖZLÜĞÜN İKİ CAMINDAN: SİYASET, AYDIN, TOPLUM |
TARİKATLAR - 2 - 16/09/2020 |
TARİKATLAR - 2 |
TARİKATLAR - 1 - 09/09/2020 |
TARİKATLAR - 1 |
CORONAVİRÜS - 2 - 25/03/2020 |
CORONAVİRÜS - 2 |
CORONAVİRÜS - 18/03/2020 |
CORONAVİRÜS |
YOLCU - 11/03/2020 |
YOLCU |
KELİMELERDEN RESİM YAPMAK - 26/02/2020 |
KELİMELERDEN RESİM YAPMAK |
ORDA BİR TÜRK VAR - 12/02/2020 |
ORDA BİR TÜRK VAR |
Devamı |