Ozanlık geleneğimizin önemli aktörlerinden birisi olan Karacaoğlan ile ilgili kitaplar ve çok sayıda makaleler yazıldı, yayınlandı.

            Karacaoğlan hakkındaki en önemli tartışma, onun doğum ve ölüm yerleridir. Yani Büyük Ozan nerede doğmuş, nerelerde yaşamış ve nerede ölmüştür? Mezarı nerededir?..

            Cennet mekân Sıtkı Soylu ve Yahya İnanıcı bu hususta büyük çabalar harcayıp, Karacaoğlan ili ilgili tartışmaları sonlandırmış idiler. Ne var ki onların vefatından sonra ortaya konulan yayınlar vardır ki, bu yayınların içerisinde yer alan belgeler, başka bölgeler, başka kentlerden söz etmektedir.

            Merhum Yahya İnanıcı’nın Mut Belediye Başkanı olduğu yıllarda tanıdığımız Merhum Sıtkı Soylu, özellikle uluslararası ve ulusal düzeydeki halk edebiyatı çalışmalarında, Karacaoğlan hakkındaki çabalarıyla, tüm dikkatler Mut’a yöneldi.

            Önceleri Mut’ta küçük çapta paneller, konferanslar yapıldı; sonra ilk kez Uluslararası Karacaoğlan Sempozyumu düzenlendi.

            Güvenoyu alamadığı için, Başbakanlık süresi kısa olan Prof.Dr.Sadi Irmak’a gittik. O’nun talimatıyla, Kültür Bakanlığı Müsteşarı Dr.Mehmet Önder, Turizm Bakanlığı Müsteşarı Kemal Baytaş’ın da yer aldığı bir Düzenleme Kurulu oluşturuldu. Bu Kurulun Başkanı, Av.-Noter Vecdi Yarman, Genel Sekreteri de İrfan Ünver Nasrattınoğlu (Yani Ben) idi.

            Düzenlediğimiz sempozyumun birinci bölümü Ankara’da, finali de İstanbul’da yapıldı. Bu bilimsel sempozyumlarda sunulan bildiriler, Türkiye İş Bankası yayınları arasında kitap bütünlüğünde basılacak idi; fakat Vecdi Yarman’ın, bildiriler üzerindeki itirazı nedeniyle baskı çok gecikti ve sonra da Banka Yayın örgütü, kitabı yayınlamaktan vazgeçti.

            Fakat o süreçte Sıtkı Soylu ile Vecdi Yarman, Karacaoğlan’ın şiirleri üzerinde çok ciddi bir çalışma yaparak, ozanın deyişlerini asıllarına uygun hale getirdiler. Merhum Sıtkı Soylu, o titiz çalışmanın ürünü olan Karacaoğlan kitabının basılmasını sağlamış idi.

            O sempozyum çalışması sırasında, Mut Belediye Başkanlığının açtığı sergilerde, Mut’un zengin el sanatı ürünleri İstanbul’da sergilendi. Ayrıca Ankara ve İstanbul’da geleneksel Mut halk tiyatrosu diyebileceğimiz gösteriler yapıldı. Mut yöresi Köy Seyirlik Oyunları büyük bir ilgiyle izlendi.

            Daha sonraki aşamada, benim Türkmenistan seyahatimde tanımış olduğum, iki Türkmen dostumun, Mut’taki bir etkinliğe katılmalarını sağladım. Bunlar, Karacaoğlan’ın Türkmenistan doğumlu olduğunu söylediler ve bu kardeş ülkede yapılan çalışmaları anlattılar. Bunlardan  Oraz Yağmurov, bir halk edebiyatı uzmanı, öteki ise, Moskova’daki Sovyet Yazarlar Birliği’ndeki Türkmenistan temsilcisi olan Atacan Tagan’dı.

            Mut ve Karacaoğlan etkinlikleri, Kaysı Bayramı ile de bütünleştirilerek, bu güzel kentimizin tanıtımı yolunda gerçekten çok, ama pek çok önemli aşamalar kaydedilmiştir. Ben sözün burasında Mut’umuzun yeni Belediye Başkanı Sayın Murat Orhan’a seslenmek isterim. Ve derim ki; “Sayın Başkan Mut, yakın bir geçmişte önemli bir kent iken, sonraları bu önemini kaybetmiştir. Görevi teslim aldığınız anı TV ekranında seyretmiş ve umutlanmıştım. Yaşı sekseni geçmiş olan bir büyüğünüz olarak size önerim, Yahya İnanıcı-Sıtkı Soylu ikilisinin Mut için yaptıklarını iyice öğreniniz ve onların bıraktığı yerden itibaren yola devam ediniz; siz de kazanırsınız, Mut’ta…”