Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi16
Bugün Toplam94
Toplam Ziyaret841488
Takvim
Saat
KÜNYE
MUT'TAN HABER GAZETESİ
Kurucusu: Sıtkı SOYLU
İmtiyaz Sahibi: Ali Yaver SOYLU
Yazı İşleri Müdürü: Halil SÖYLEMEZ
Tel: 0324 774 13 69 
www.muttanhaber.net
e-mail:
aliyaversoylu@hotmail.com
U
ETS : 15016-10186-48762
İrfan Ünver NASRATTİNOĞLU
nasrattioglu@hotmail.com
TÜRKLERİN EFSANEVİ ATASI DEDE KORKUT
24/09/2024

            Dede Korkut, Oğuz Türklerinin eski destanlarında yüceltip kutsallaştırılmış; bozkır hayatının geleneklerini ve törelerini çok iyi bilen, kabile teşkilatını koruyan efsanevi bir bilgedir ve Türkler'in en eski destanı olan Dede Korkut Kitabındaki hikayelerin anlatıcısı olan ozandır.

Adı, tarihi kaynaklarda ve çeşitli Oğuz rivayetlerinde kimi zaman sadece "Korkut", kimi zaman "Korkut Ata" ve “Dedem Korkut” olarak geçer. Ama en iyisi  "Dede Korkut" demektir.

Sirderya havzasında tespit edilmiş halk anlatıları onu bir baksı (Şaman) olarak tanıtırken yazılı kaynaklarda hükümdarlara vezirlik, müşavirlik yapmış bir Müslüman Türk velisi olarak tanıtılmıştır. Oğuzların İslâm'ı kabul edişlerinden önceki dönemlerin bir kâhini (kam, baksı) olduğu, İslâmlaşma sürecinde kültürel değişime paralel olarak bir evliya kimliğine büründüğü düşünülür.

Kazak ve Kırgız bahşılarının piri olarak da tanınmaktadır. Bir söylenceye göre Kırgız şamanlarına kopuz çalmayı ve türkü söylemeyi öğretmiştir.

            Halk rivayetlerine göre aydın, berrak gözlü dev kızından dünyaya gelen Dede Korkut'un hayatı hakkında tarihi kaynaklardaki bilgiler birbirinden farklıdır. Korkut Ata'dan bahsedilen en eski tarihî kaynak İlhanlı veziri Reşidüddin'in Câmiü't Tevârih'idir. Tabip Reşidüddin'in 1305 yılında bir heyetle yazdığı bu ünlü kitapta dört Oğuz hükümdarının çağdaşı olarak Korkut'tan bahsedilir. Bu esere göre Korkut, Bayat boyundan olup Kara Hoca'nın oğludur. Oğuz sülalesinin dokuzuncu hükümdarı İnal Sır Savkuy zamanında ortaya çıkmış, onuncu hükümdar Kayı İnal Han'ın ve ondan sonraki üç Oğuz hükümdarının müşavirliğini yapmıştır.

            Dede Korkut Hikayeleri, Manas ve Oğuz destanları gibi, Türk Dünyası’nın her yerinde bilinmektedir. Türkler arasında İslamiyet öncesi doğan, İslamiyetin kabûlü ile İslamî renge bürünen ve destan hususiyeti taşıyan hikayeler. Bu hikayelerin hepsinde Dede Korkut adlı bir Türk ermişinin ortaya çıkarak deyişler söylemesi, Oğuzname düzmesi, destan söyleyip Oğuz halkına nasihatta bulunması; onların Dede Korkut Hikayeleri adıyla anılmasına sebep olmuştur. Hikayelerin tamamının bulunduğu kitaba da Kitab-ı Dede Korkut (Dede Korkut Kitabı) denilmektedir. Hikayeler Oğuz Türklerine aittir. Oğuz Türklerinin 24 boya ayrılması sebebiyle, sayılarının Oğuz boyları kadar olması fikri bazı Türkologlar tarafından düşünülmüşse de, bugün  sadece 12 hikaye bilinmektedir.

Dede Korkut hikâyeleri Oğuz Türkleri`nin en bilinen epik destanlarındandır. Destanın 9. yüzyıla dayandığı varsayılsa da, Türk boylarının göçmen olmalarından dolayı tam olarak bir tarih belirlemek mümkün değildir. “Dede Korkut Kitabı“ndaki hikayeler tarih boyunca dilden dile, anlatıcıdan anlatıcıya aktarılan bir sözlü gelenek ürünüdür. Bu süreç içerisinde değişikliklere uğrayan hikayeler 16. yüzyılda yazıya geçirilmişlerdir.

            Dede Korkut göçebe Türkler’in yüceltip kutsallaştırdığı, bozkır hayatının geleneklerini ve törelerini çok iyi bilen, kabile teşkilâtını koruyan bir Oğuz büyüğüdür. Halkın atası, kabilenin reisi, bilgin, güçlü halk ozanı ve bilge olarak Dede Korkut’un tasviri sözünü ettiğimiz kitabın başından sonuna kadar tekrarlanmaktadır.

            Hanlar güç durumlarda ona danışırlar; öğütler veren, yol gösteren, içinden çıkılmaz gibi görünen güçlükleri çözen hep o olmuştur.

Ali Şîr Nevâî, onun Türk milleti arasında büyük bir yeri olduğunu, kendisinden nice yıl önceki ve sonraki birçok şeyi haber verdiğini söyler.

Rivayetlerine göre Dede Korkut aydın, berrak gözlü dev kızından dünyaya gelmiştir. Boyu 60 arşındır. Reşîdüddin ve Ebülgazi Bahadır Han onun 295 yıl yaşadığını söylerler. Bir halk rivayetine göre ise 100 yıl yaşamıştır. Sirderya nehrinin sol yakasında kurulmuş bir Kazak obasında yaşamış, ölünce nehrin sağ kıyısına gömülmüştür.

            Korkut Ata’nın ölümüyle ilgili olarak Kazaklar arasında yaygın olan menkıbeye göre yirmi yaşında iken rüyasında aklar giymiş bazı yaratıklar ona kırk yıl yaşayacağını haber vermiş, bunun üzerine Korkut ölümsüzlük istemeye karar vermiştir. Karşılık beklemeden hastalara yaptığı yardımlar Allah katında makbule geçmiş ve bir gün uykuda iken Allah ona, “Ölümü kendin arzu etmedikçe ölmeyeceksin” demiştir. Onun ölümü hakkında oldukça zengin başka rivayetler de vardır.

Dede Korkut; Oğuzların efsanevi ve saygı duyulan bir büyüğüdür. 'Dede' sanı da sonradan eklenmiş gibi görünmektedir. Saygı ifadesi olarak da kullanılmış olabilir. 'Ata' kelimesi halk arasında büyük saygı gören ve hürmet edilen bilginleri, şairleri, hakimleri yüceltmek için kullanılan bir kelimedir. Zaman zaman 'dede' veya 'baba' anlamında da kullanılmıştır.

Korkut Ata ile ilgili bir efsaneye göre, Hz. Muhammed veya Göktürkler döneminde 295 yıl yaşamış ve Oğuz hükümdarlarına vezirlik yapmış bir bilgedir.

            Dede Korkut hikâyeleri Türk ahlâk ve törelerinin, inançlarının, kahramanlıklarının otantik olarak anlatıldığı bir eserdir. Kitapta geçen Karacukdağ, Karşuyatan, Karadağ, Aladağ gibi tarih ve coğrafya adlarının çoğu, bu hikâyelerin Oğuzlar’ın Türkistan’dan ayrılmalarından öncesine ait olduğunu göstermektedir.

            Bununla birlikte Oğuz Türkleri bunları batıya getirirken  mahallîleştirmişler ve batıda geçen olaylarla karıştırmışlardır. Menkıbe Dede Korkut’un Kayı İnal Han zamanında yaşadığını, onun Hz. Peygamber’le çağdaş olduğunu gösteriyorsa da bu hikâyeleri, başkahraman olan Salur Kazan’ın mensup olduğu kabile dolayısıyla çok eski devirlere kadar götürmek daha doğrudur. Çünkü Salur Kazan’ın Oğuz destanının başkahramanı olmasıyla ilgili menkıbe Oğuzlar daha Orta Asya’daki yurtlarında iken oluşmuştur. Öte yandan Oğuzlar’ın en eski destanlarından biri olan Bamsı Beyrek hikâyesi Orta Asya bozkırlarının her yerinde vardır. Alpamış diye tanınan bu hikâyenin tarihi 6-8. yüzyıla çıkarılmaktadır. Dede Korkut destanlarının yazıya geçirilmeden önce sözlü gelenekte yaşamış olduğuna kuşku yoktur.

            Şecere-i Terakime’de Köl Erki’ye ad veren Korkut Ata’ya izafeten Oğuz halkına da “Korkut başlı halk” denilmektedir. Destana göre Korkut Ata, Oğuz Türklerinin tanıdığı, saygı duyduğu, akıl danıştığı bir ozandır. O, Oğuzların tüm törelerini bilen, ulu, bilgili bir danışmandır. Gerektiğinde olaylara karışır, kimsenin yapamadığı, üstesinden gelemediği işleri, kerameti ile hal yoluna koyar. Her hikayenin sonunda da dua eder.

Korkut Ata hikayeleri; Oğuzlar'ın tarihi ve sosyal yapısı ile ilgili bilgiler vermektedir. Bunlar 12 hikayedir.

1-Dirse Han oğlu Boğaç Han Boyu

2-Salur Kazan’ın Evinin Yağmalanması Boyu

3-Kam Püre Beğ oğlu Bamsı Beyrek Boyu

4-Kazan Bey’in oğlu Uruz Beğ’in Esir Düştüğü Boy

5-Duha Koca oğlu Deli Dumrul Boyu

6-Kanlı Koca oğlu Kan Turalı Boyu

7-Kazılık Koca oğlu Beğ Yiğenek Boyu

8-Basat’ın Tepegöz’ü Öldürdüğü Boy

9-Begil oğlu Emren Boyu

10-Uşun Koca oğlu Segrek Boyu

11-Salur Kazan’ın oğlu Uruz’u Tutsaklıktan Çıkardığı Boy

12-İç-Oğuz’a Daş (Dış) Oğuz’un Asi Olup, Beyrek’in Öldüğü Boy.

            Hikayeler; 9 ve 11. yüzyıl Sirderya ve Mangışlak bölgelerine ait tarihi izler taşımaktadır. Destanın ikinci coğrafyası ise Doğu Anadolu’nun kuzeyi ve Azerbaycan sahasıdır. Oğuzların İslamiyeti kabul ettiği dönem yaklaşık 10.Yüzyıl içerisindedir. Bu dönemde Kıpçak, Peçenek gibi gayri müslim Türk boylarının Oğuzlarla mücadelesinin izleri, destanın oluşma tarihini 9.-11. Yüzyıla götürmektedir.

Dede Korkut’un yazıya geçtiği coğrafya Anadolu ve Kafkaslardır. Dede Korkut’un; hakimiyetin Kayı boyuna geçeceğine dair sözü, destandaki Osmanlı etkisini göstermektedir. Ak-koyunluların, bağlı oldukları Bayındır Boyu’nu yüceltmek için destana Bayındır Han’ı ilave etmeleri de Dede Korkut’un 15. Yüzyılda yazıya geçmesiyle ilgilidir.

            Dede Korkut kültürü Türkiye’nin her bölgesinde yaşamasına rağmen Bayburt’un ve  Malatya’nın  ayrı bir önemi bulunmaktadır.

Dede Korkut hikâyelerinde yer alan masallar, efsaneler, hikâyeler, ağıtlar ve bunlarda bahsedilen toplumsal ve dinî değerler, Malatya sözlü geleneğinde ve kültürel belleğinde canlı bir biçimde yer almaktadır.

            Bayburt’ta ise şehir merkezi yakınındaki Masat köyünde Dede Korkut’a; Bayburt Kalesi’nin karşısındaki tepede Dede Korkut anlatmalarında adı geçen Bamsı Beyrek’e ait olduğu söylenen birer türbe bulunmaktadır. İlde her yıl düzenlenen Dede Korkut Şenlikleri’nde bu türbeler halk tarafından ziyaret edilmektedir. Ayrıca Bayburt’ta kurulan Baksı Müzesi’nde de Dede Korkut kültürüne özgü müzik aletleri sergilenmekte, konserler gerçekleştirilmektedir.

            Afyonkarahisar’ın Bayat ilçesinde yaşayanların, Dede Korkut’un hemşehrileri oldukları da kesin bilgiler arasındadır.



71 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

KIRGIZİSTAN MİLLÎ OZANI TOKTOGUL 160. YAŞINDA - 04/10/2024
KIRGIZİSTAN MİLLÎ OZANI TOKTOGUL 160. YAŞINDA
ÖLÜMÜNÜN 500. YILDÖNÜMÜNDE ŞAH İSMAİL HATAYİ - 01/10/2024
(Ve Türk’ün Türk’ü kırdığı Çaldıran Savaşı)
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti 50 YAŞINDA - 20/09/2024
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti 50 YAŞINDA
Tebrizli Türk MESUD PEZEŞKİYAN İran Cumhurbaşkanı Seçildi - 17/09/2024
Tebrizli Türk MESUD PEZEŞKİYAN İran Cumhurbaşkanı Seçildi
ÇİNGENELER = ROMANLAR - 13/09/2024
ÇİNGENELER = ROMANLAR
GÖKTÜRKLER – KÖK TÜRKLER - 10/09/2024
GÖKTÜRKLER – KÖK TÜRKLER
İSLAM DÜNYASI TURİZM BAŞKENTİ H İ V A - 03/09/2024
İSLAM DÜNYASI TURİZM BAŞKENTİ H İ V A
BÜYÜK ZAFER (ZAFER HAFTAMIZ MİLLETİMİZE KUTLU OLSUN) - 30/08/2024
BÜYÜK ZAFER (ZAFER HAFTAMIZ MİLLETİMİZE KUTLU OLSUN)
Millî Mücadele Şehidi TAYYAR RAHMİYE HATUN - 27/08/2024
Millî Mücadele Şehidi TAYYAR RAHMİYE HATUN
 Devamı