Roma Hamamı: Kendim bizzat babam (Abdullah Üstündağ) ın ağzından dinledim.

-Her tarafı mermerdi çok şahane büyük bir mermer göbek taşı vardı, mermer sütunlarla yapılmıştı, köy (Gravga)dan Mut'a geldiğimizde gider yıkanırdık diye anlatırdı. Tam yeri ise şu anki Mara caddesi Şehir içi girişi, Karaman yolu ve Silifke yolu kavşağı yani iş bankası kavşağının ortasına denk geliyordu. Dedi.

Şimdiki Karaman'dan geliş köprüsü gidiş geliş yoluydu, o halde hamam şehir içi girişi tarafında kalıyor, Karaman'a gidiş yolundaki köprü 87'lerde yapıldı ve çift yol oldu.

Benim duyduğum 1950'lere kadar çalışıyordu, Mut'un içinden uygun yerden yol geçecek diye güzergah belirleniyor ama tam hamamın ortasında kalıyor güzergah. Hamamı Dozerlerle yıkmışlar hiçbir şeyi kalmayacak dercesine her şeyini toprak altına gömüp yolu açmışlar.

Çamaşırlık: Evlerde sular yok, çamaşırlar nasıl yıkanacak deyince hepimiz çamaşırlıkta yıkanır dediğinizi duyar gibiyim, evet umumi Çamaşırlık varmış. Herkes kirli çamaşırlarını getirir, kazanı kurarlar, suyu ısıtırlar Çamaşırlarını yıkarlarmış.

Baykan oteli yapılmadan önce şimdiki hali ile tam önündeki boşluğun altına denk geliyor orada çamaşırlık varmış, kadınlar çamaşırlarını getirir burada yıkarlarmış, ben kendim bilmiyorum, ama gördüğüm, alt binanın içinden su akardı, bildiğiniz duvarın içinden gelirdi. Otelin Bodrumunda ise rahmetli Akif Baykan'ın Hamamı vardı, yıllarca muta hizmet etti, hala duruyor çalışmıyor...