Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi3
Bugün Toplam261
Toplam Ziyaret768358
Takvim
Saat
KÜNYE
MUT'TAN HABER GAZETESİ
Kurucusu: Sıtkı SOYLU
İmtiyaz Sahibi: Ali Yaver SOYLU
Yazı İşleri Müdürü: Halil SÖYLEMEZ
Tel: 0324 774 13 69 
www.muttanhaber.net
e-mail:
aliyaversoylu@hotmail.com
U
ETS : 15016-10186-48762
Muhsin MANAV
muhsin33_1@hotmail.com
NASILSIN BAYRAMI
13/05/2020
Merhaba,
Ramazan ayının üçte ikisi bitti. Bayrama on gün kaldı. Bayram bu yıl her zamankinden farklı olacak. Olmalı da zaten. Şimdi bayram günlerine bugünlerde oluşan suni “normalleşme” havası ile girersek, bayramın bitişi ile birlikte “anormalleşme” rekoru kırarız.
Efendim geçmiş bayramlarda çocukluğumdan beri izlenimim şu şekildedir: Bayramın ilk günü evde oturur, bir yere çıkmayız. İkindi üzeri, akşam ve gece saatleri de dahil, sık sık veya aralıklarla gelenler gidenler olur. Bu misafirlik ve ağırlama ritüelinde genellikle herkes birbiri ile bayramlaştıktan sonra oturma pozisyonuna geçilir. Mesela 4 bireyden oluşan ev sahibi aileye 6 kişilik bir misafir grubu geldi diyelim. Bu 6 kişilik gruplar genellikle çekirdek aileye kaynak yapılmış 2-3 yakın akrabadan mütevellit kalabalıklaşırlar. Herkes birbirine; Nasılsın? Diye sorar. Soru sorulan “iyiyim, sen nasılsın?” der. Bu ortamdaki herkesin bunu herkese sorması şeklinde tamamlanması gereken bir ritüeldir. Değilse bayramın tadı çıkmaz. Hadi size ev ödevi vereyim: 5 kişilik aile kendilerine misafir olarak bayram ziyaretine gelen 7 kişilik bir grupla “hal hatır sorma” evresine geçtiğinde, toplam kaç kere “nasılsın” kelimesi söylenmiş olur? Bilenlere bayramda mesajla teşekkür edeceğim.
Evet bu fasıl bittikten sonra tatlı ikram edilir, ne bileyim kahve ikram edilir. Çay genellikle “uzun” muhabbetlerin refakatçisi olduğu için bayramda nadiren ikram edilir. Bu bayrama “şeker” bayramı denilmesinin de müsebbibi olan şeker ikramı ve çocukların şekerleri biriktirmesi de bu bayrama ait, ama azalan renklerdir. Son misafirler uğurlandıktan sonra ev halkı birlikte, kendi üretimleri olan tatlılardan kaldıysa taam ederler. Ve ertesi gün ve sonraki gün, bayramın ikinci ve üçüncü günü enteresan bir faaliyet başlar. B ayramın ilk günü evde kalanlar ikinci gün dışarıya çıkar ve daha bir gün önce evinde ağırladığı kimselere bayram ziyareti yapar. Bakın bu enteresandır. Hiç bir “iade-i ziyaret” bu kadar çabuk gerçekleşmez. Aynı şekilde ve farklı kombinasyonlarla “nasılsın” töreni yapılır. Daha sonra konuşacak bir mevzu olmadığından beş on dakikalık suskunluk süreci ikram kısmı ile devam eder. Soft mevzularda birkaç kısa metrajlı dedikodu yapıldıktan sonra misafir gelenler “bize müsaade” deyip kalkarlar. Bu durum bayram olsa da olmasa da değişmeyen bir beylik cümle ile karşılık bulur. ”E oturuyorduk…?” Artık ne demekse. Yani insanlar birlikte oturmaya devam etme arzusundaymış gibi; aslında “hadi gidin de biz de yatalım” modunda olsalar bile, gitmek isteyen misafire itiraz ederler. Bu itiraz yarım ağızla ,hatta çeyrek ağızla bile değildir. Bu yüzden misafir itiraza rağmen kapıya yönelir. Kendisi bu sınavdan br gün önce geçmiştir çünkü.
İşte böyle geleneksel, geleneksel olduğu kadar da sonlara doğru yapay parçalar içeren bayram ritüelimiz eğer serbest bırakılırsa ve Allah korusun, bu ziyaretçilerin arasında ya da ev sahibi bireylerin arasında bir “taşıyıcı” varsa çok kişiye geçebilir bu illet. Çünkü işin şakası; ilk ziyarette virüs hedefi ıskalasa bile o iade ziyaretler virüse “hadi gene iyisin bu kıyağımı da unutma” der gibi ikinci bir şans verir. Fikrimce bayramda sokağa çıkma yasağı olmalı. Bayram tatili de 9 gün olmasın. Bayramın ilk günü Pazar, ikinci ve üçüncü gün bitince yani Çarşamba gün mesai başlasın. Bu bayram, kurban bayramı gibi özel bir faaliyet içermediği için de hafta içine gelen yıllarda da iki gün tatil olması yeterli. Bu bayram da ve Kurban bayramın da bu geleneği bu vazifeyi yapmak şöyle dursun, aşağılayıp dalga geçen bir kesim var. Onlar için bu bir tatil fırsatı. Yıllardır 10 gün tatil 9 gün tatil, arada pazartesi var, arada Cuma var gibi engelleri de o aradaki günü de tatil ilan eden yönetimlerin sayesinde uzun uzun ara tatiller yaptılar. Bu uygulamaya olur veren devlet; ORTALAMA vatandaşın bu 9-10 gündeki durumu ile hiç ilgilenmedi. Bahane de hazırdı. Turizm canlansın, hareket olsun, ekonomiye can gelsin. Can dedim de aklıma geldi. Bu tatillerde yollarda çok sayıda da can kaybı olurdu. Oturun evinizde, tatil sadece 2 gün, sonra mesai desin bakalım devlet. Ne Virüs vakası artar, ne de yollarda can kaybı olur. Neyse 10 gün kaldı, bekleyip görelim.
Afiyet Olsun...


2184 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

ESKİDENDİ - 29/06/2022
ESKİDENDİ
FAŞİZMİN YALDIZLI CİLASI - 08/06/2022
FAŞİZMİN YALDIZLI CİLASI
UCUBELERİN MAYIS DANSI - 01/06/2022
UCUBELERİN MAYIS DANSI
BİDON UMUDU - 25/05/2022
BİDON UMUDU
ZEKİ MUHALEFETİN ÖZELLİKLERİ - 18/05/2022
ZEKİ MUHALEFETİN ÖZELLİKLERİ
OSMAN GEZEMEZ OLDU - 27/04/2022
OSMAN GEZEMEZ OLDU
SOYLU BİLGE - 30/03/2022
SOYLU BİLGE
RETİNA MESELESİ - 09/03/2022
RETİNA MESELESİ
ŞUBAT YAZISI - 02/03/2022
ŞUBAT YAZISI
 Devamı