Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi3
Bugün Toplam456
Toplam Ziyaret778625
Takvim
Saat
KÜNYE
MUT'TAN HABER GAZETESİ
Kurucusu: Sıtkı SOYLU
İmtiyaz Sahibi: Ali Yaver SOYLU
Yazı İşleri Müdürü: Halil SÖYLEMEZ
Tel: 0324 774 13 69 
www.muttanhaber.net
e-mail:
aliyaversoylu@hotmail.com
U
ETS : 15016-10186-48762
Meriç Tunca
HOCAM SÜLEYMAN ŞENTÜRK-6
16/11/2022
Süleyman Şentürk'ün ben tanıştığım zamanki çekirdek ailesinden biraz bahsetmek istiyorum. Keza bütün bu güzellikleri bir bütün oluşturuyor ve bu bütünün parçaları onlar. Süleyman Şentürkün bu bütününün içinden birini çekip çıkarsan darma duman olur her şey. Bu parçalardan birini koparırsanız anlatmaya çalıştığım Süleyman Şentürk'ü, asla bir daha bulamazsınız. 
Ailesinin bütün unsurlarına, ve hatta yan ikincil unsurlarına bile sıkı sıkı bağlı. Müsaadenizle kısaca anlatmak istiyorum. Uzun yıllar ilkokul öğretmenliği yapmış, birçok başarılı öğrenci yetiştirmiş bir eşi var Süleymen Şentürk'ün. Enteresan bir aşkları var. Çifte kumru gibilerdi tanıdığımda bile. Hitap şekilleri saygıyla birbirlerine. Günsel hanım der Süleyman Şentürk, Süleyman bey der Günsel teyze. Evdeki bir oğlan ve bir kızlarından gayrı, bu evin içinde yaşayan sakız gibi bembeyaz, oturduğu yerden kalkmayan, konuşmayan birde teyze var. Çocukların anneanneleri, Günsel Şentürkün annesi. 
Ben bu ev halkı ile tanışıp, bu dükkana girip çıkmaya başladığım daha ilk aylarda Günsel hanım teyze ile uzun sohbetlerimiz olurdu. Kahveyi kırk yıl içmesem aklıma gelmez. Enteresandır hem kahveci torunuyum. Ama Günsel hanım teyze dükkana telefon açıp Meriç yanıma uğrasında ona bir kahve ikram edeyim dediğinde hiç kırmadım, utana çekine gittim kahvesini içmeye. Hayatımdaki fevkalade güzel sohbetlerimi Günsel hanım teyzemle yaptım. İmrendim İsmaile, imrendim Şerife kıza, imrendim Süleyman Şentürke. 
Annemi çok severim ve asla küçümsemiyorum. Biz beş kardeşin baş ögretmeni annem olmuştur. Kalem tutmayı, çizgi çizip harfleri yazmayı hep annemiz, ilkokul bile okuyamamış olan cahil annemiz öğretti. Ama Günsel hanım teyze hem anne, hem iyi bir eşti ama; her şeyden önemlisi aydın bir öğretmendi. Onu tanımaya başladıktan sonra hep şunu söyledim, her ortamda. Aydın ve okumuş annelerin elinde yetişmeli çocuklar, görün o zaman düzelecek gelişecek bu ülke, o zaman daha güzel olacak bu dünya. Sohbet için gittiğimin birinde gene önce sessiz oturan yaşlı annesinin elini öptüm Günsel hanım teyzenin. Nasılsınız dedim elini öperken. Günsel hanım teyze konuşmaz oğlum. Epey zamandır bunadı, alzaymır denen bir hastalığı var annemin dedi. Bir başka sohbetimizin birinde de annesi ile ilgilenirken, bende ilerde annem gibi olur muyum diye hep düşünürüm oğlum deyiverdi.
Süleyman Şentürk'ün evi, mobilya dükkanlarının üzerinde. Dükkanı beraber çalıştırdığı Mustafa Fehmi Şentürk ile alt üst oturuyorlar o zaman. Ama aslında bu iki ev, bu iki aile et ile tırnak. Süleyman Şentürk'ü baba bellemiş çok küçük yaşta babasını kaybeden evin en küçüğü Mustafa. Süleyman Şentürk de kol kanat olmuş Mustafa'ya, Mustafa'ya hem abi, hem baba, hem iş ortağı olmuş. Ben tanıdığım zamanlarda Mustafa Şentürk evli ve bir çocuğu vardı. Birkaç yıl sonra doğan kızları ile iki çocukları oldu.  Hala iki çocuğu var, ama üç de torun ekledi artık. Bir gelin, bir damat ekledi. Büyük çocukları Erdoğan Hüsnü Şentürk, ben tanıştığım yıllarda küçücük, benim oğlum olduğu yıllarda ise kızları Ayşe küçücük. Erdoğan'da henüz küçük o tarihlerde ama biz ona herif diyoruz. 
Ben Erdoğan'ın halası ile evleneceğimde, kızı Şentürklerin evinden çıkaracağımda, Erdoğan bacağıma dolanıp hem ağlamış ve hem kızmıştı halamı götürme diye. Fark ettiğiniz üzere halası dedim amcasının kızından için. Evet benim canım Şerife'min Mustafa amcasının çocukları eşime hala derlerdi. Hala öyle derler. Emmi kızı Şerife hala. İsmaile'de dayı derler ve hala öyle. 
Benim bu işi çözmem yıllar aldı. Ama bu güzelliği hiç mi hiç sorgulamadım. Mustafa Şentürk evlilik çağına geldiğinde kafa kafaya düşünüp ilgili kişilerle, ve kızla konuşup Mustafa Şentürk'ü evlendirenlerde, Süleyman Şentürk ve eşi Günsel hanım teyze. 
Mustafa Şentürk'ün eşi, Günsel Şentürk'ün abisinin büyük kızı Havva Neriman Şentürk. Mutun en güzel kızlarından birisidir Neriman yengem. İste bu dayı hala muhabbeti, bu evliliğin hısım içi evlilik olmasından. Bu saydığım sekiz kişilik aile hiç bozulmadı uzun yıllar. Birlikte yediler, birlikte eğlendiler, birlikte çalıştılar, birlikte kazandılar. Bu süre zarfında da ne edindilerse birlikte edindiler. Bu noktada bir bayram seremonisi anlatmam gerekiyor. 
Ben tanıdığım yıllarda Süleyman Şentürk beş vakit namazını kılar. Orucunu tutar. Bayramlara apayrı bir önem verir. Beyaz eşya dükkanı laal paşa caminin hemen yanı başı, türbenin karşı çaprazı. Sabah namazını Süleyman Şentürk'le beraber kardeş Mustafa ve oğul İsmail kılar. Namaz sonrası camii avlusu bayramlaşmasından sonra dükkan açılır bir saat kadar. Ki; bayramlaşmak için gelenler kapalı kapıdan boş dönmesin.
Dükkan açılınca önce Mustafa Şentürk öper Süleyman Şentürk'ün elini. Süleyman Şentürk o günün kağıt paraların en büyüğü ne ise cebine hazırlamıştır zaten yeteri kadar. Bu en büyük paradan biri Mustafa'ya verilir. Sonra İsmail öper babasının elini ve en o da alır harçlığını. İsmail amcasının elini öper ve amcası ona harçlık verir ve fazlada büyütmeden bu seremoniyi, gelen gidenle bayramlaşır gönül alırlar, şekerler pança pança dağıtılır, çocuklar harçlıksız gönderilmez. 
Namazdan iki saat kadar sonra Günsel hanım teyze arar dükkanı, gelin artık, gelirken ekmek alagelin Süleyman bey. Bugün Neriman'dayız. Evet her bayram kahvaltı sofrası belirlenen bir evde olur ve bunu Günsel hanım teyze usulünce organize eder. Kahvaltı için eve varıldığında önce Günsel hanım teyze öper eşinin elini ve dükkandaki küçük seremoni keyifle, büyük bir şekilde yaşanır. Kahvaltı sofrasına keyifle oturulur. 
Uzun süren kahvaltıdan sonra herkes kendi evine çekilir öncelikle. Gelen giden misafirler ağırlanır. İkindi olunca da Günsel hanım teyze Süleyman Şentürk ve Mustafa Şentürk karamana, anne baba, hısım akraba kabristanına gider dönerler. Bu bayram alışkanlığı kayınbabam geçirdiği elim trafik kazasında yaşamını yitirene kadar keyifle sürdürülmüştür. Benim bayramlaşma merasimlerini, babamla ilgili yazarken anlatacağım.


851 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

GEÇMİŞ ZAMAN KUCAKLAŞIR GELECEĞİYLE -67- - 23/01/2024
GEÇMİŞ ZAMAN KUCAKLAŞIR GELECEĞİYLE -67-
GEÇMİŞ ZAMAN KUCAKLAŞIR GELECEĞİYLE -66- - 19/01/2024
GEÇMİŞ ZAMAN KUCAKLAŞIR GELECEĞİYLE -66-
GEÇMİŞ ZAMAN KUCAKLAŞIR GELECEĞİYLE -65- - 16/01/2024
GEÇMİŞ ZAMAN KUCAKLAŞIR GELECEĞİYLE -65-
GEÇMİŞ ZAMAN KUCAKLAŞIR GELECEĞİYLE -64- - 12/01/2024
GEÇMİŞ ZAMAN KUCAKLAŞIR GELECEĞİYLE -64-
GEÇMİŞ ZAMAN KUCAKLAŞIR GELECEĞİYLE -63- - 09/01/2024
GEÇMİŞ ZAMAN KUCAKLAŞIR GELECEĞİYLE -63-
GEÇMİŞ ZAMAN KUCAKLAŞIR GELECEĞİYLE 62 - 05/01/2024
GEÇMİŞ ZAMAN KUCAKLAŞIR GELECEĞİYLE 62
GEÇMİŞ ZAMAN KUCAKLAŞIR GELECEĞİYLE -61- - 02/01/2024
GEÇMİŞ ZAMAN KUCAKLAŞIR GELECEĞİYLE -61-
GEÇMİŞ ZAMAN KUCAKLAŞIR GELECEĞİYLE -60- - 29/12/2023
GEÇMİŞ ZAMAN KUCAKLAŞIR GELECEĞİYLE -60-
GEÇMİŞ ZAMAN KUCAKLAŞIR GELECEĞİYLE -59- - 26/12/2023
GEÇMİŞ ZAMAN KUCAKLAŞIR GELECEĞİYLE -59-
 Devamı