Komplo teorisi üretmeyi seven tipler var medyada, bir kısmının isimlerinin önünde Profesör, Doçent vs bir takım unvanlar bile mevcut malumunuz. 

Bunlar farklı sosyal medya kanallarıyla bir kısım televizyon kanallarında boy gösterip akla zarar komplo teorileri ortaya atıyor ve muhtemelen de asıl amaçları olan meşhur olmayı başarıyorlar. 

Gerçi bunların büyük çoğunluğu bilimsel özeleştiri prensibi bulunmayan şahsiyetler malum, ortaya attıkları iddialar gerçekleşmeyince, bunun neden ve  niçin böyle olduğunu, nerede hata yaptıklarını hiç konuşmuyorlar. 

Son bir yılda yaşadıklarımız neredeyse hepimizi komplo teorilerine inanmaya doğru sürükledi, akla zarar senaryolar hayata geçiyor, ne oluyor demeye kalmadan sistem çatırdayarak çöküyor mu yoksa tırtılın kelebek olması gibi dönüşüyor, metamorfoza mı uğruyor, zaman gösterecek hepimize.

Daha önceki yazılarımı okuyanlar Dolar para birimine dayalı mevcut finansal sistemle ilgili genel kültür seviyesinde bilgi verdiğimi hatırlayacaklardır. Sistemin karşılıksız para basma tarafı ve özellikle türev işlemlerin tamamen fiktif/karşılıksız bir balon olduğunu ve sonucunun tüm dünyayı perişan ederken ABD ve yandaşlarını âbâd ettiğinden bahsetmiştim. 

Sistemdeki sıkıntılar sebebiyle başta Almanya olmak üzere çok sayıda ülkenin Tahvil/Bonolarının negatif faizli hale gelmesi, ilgili ülkelerdeki enflasyonu bir yana bırakın, 100 Euro verip bir yıl sonra 98 Euro geri almanın mevcut ekonomide anlamsızlığını izaha imkan yoktur. Sistem havale geçiriyor, virüs girmiş bir bilgisayar gibi saçmalıyor desek yeridir diye düşünüyorum. 

PETROL ????

Malûm salgın dolayısıyla ortaya çıkan, sistemin kilitlenmesi, bireylerin neredeyse tüm taleplerini ertelediği “talep krizi” sebebiyle petrolde ortaya çıkan durum tarihte ilk defa oluyor mesela. Uzun süredir 50-60 Dolar civarında gezen bir varil petrolün fiyatı önce 20-30 Dolar bandına hızla indi ve petrol tarihinde ilk defa önce sıfıra indi, sonra da (Mayıs Vadeli) -40 Dolara indi yani Mayıs vadeli petrol alırsanız üste para alacaksınız demek. Bu durumun üretilen petrolün karada saklama kapasitesinin dolması ve tanker gemilerin de yüklü petrolü taşıma maliyetlerinin her gün artması deniyor.

Bakalım Hükümetimiz fırsat bilip tüm depolarımızı dolduracak şekilde satın alma yapacak kadar basiretli davranabilecek mi? Olursa enerji maliyetimiz düşer, bizler için de daha ucuz yakıt kullanma imkanı oluşur. 

Dolara bağlı soygun ve sömürü sisteminin çöküşünü mü yaşıyoruz yoksa küresel finans baronları/kapitalistlerce yeni dünya düzeninin formatı mı veriliyor, yaşayıp göreceğiz.

Şahsi kanaatim, Dolara dayalı sömürge düzeninin çökmekte olduğu ve gerek ekonomik, gerek finansal, gerek sosyal ve gerekse siyasal çok önemli gelişmelerin hemen öncesinde olduğumuz yönündedir.

Not: Gidişattan anlaşıldığı kadarıyla, Ülkemizde salgın açısından Nisan Sonu Mayıs ortası normalleşme başlayacağı ümidim ve kanaatim güçlenerek devam ediyor.